YÜZME GÖZLÜKLERİNİN BUĞU ÖNLEME ÖZELLİĞİNİ NASIL KORUYABİLİRİZ? (28 Temmuz 2009)

yuzucuYaz gelince yüzme severlerin büyük bir kısmının yüzme sezonu başlar. Kuşkusuz imkan olsa da hepimiz sadece yazın değil, 12 ay yüzme yapabilsek. Ancak  ülkemizin olanaklarında bu pek kolay olamamaktadır. Ben de, ancak yaz aylarında Foça’daki mütevazi yazlığımızda kaldığımız sürece,  olabildiğince çok yüzmeye çalışıyorum. Dikkat ederseniz denize girmek  demiyorum, yüzmekten bahsediyorum.  Hemen her gün 1.5-2 km tempolu yüzüyorum. Bu kadar yüzmek bana yetiyor.

Bu yazıda yüzme gözlüklerinden bahsetmek istiyorum. Yüzme aksesuarları içinde en önemlisi yüzme gözlüğüdür bence. Yüzme gözlüğü alırken biraz paraya kıyıp kaliteli bir gözlük almanızı öneriyorum. Kalitesi  yanında yüzünüze iyi oturması çok önemlidir. Bu nedenle mutlaka deneyerek satın alın. Yüzünüze uygun olup olmadığını anlamak için, esnek bağcıkları takmadan, göz çukurlarınıza yerleştirerek ve hafifçe bastırarak vakumlayıp bir süre yüzünüzde durup durmadığını test edin.  Eğer bir süre bağcıksız olarak yüzünüzde takılı durabiliyorsa bu gözlük sizin yüzünüze uygun demektir. Ayrıca gözlük yüzünüze rahatsızlık vermemelidir, zira yüzerken uzun süre kullanacaksınız.

yuzucu gozlugu

Buraya kadar yeni bir şey yok gibi; gelelim bu yazının ana konusuna: Yüzme gözlüklerinin buğu önleme(antifog) özelliğini nasıl koruyacağız? Cevap çok basit: Yüzme gözlüklerinin iç kısımlarına hiç dokunmayacağız. Zira camın iç kısmında buğunun oluşmasını engelleyen konik sivri dikenciklerin ezilmemesi  gerekmektedir. Bu dikenler suyun yüzey geriliminden dolayı kürecikler halindeki su(buğu) damlacıklarının cam üzerinde birikmesini önler. Dikencikler bu küreleri patlatınca su damlacıkları cam üzerine yayılarak görüşü engelleyecek buğunun oluşmasını önler. Bu nedenle Yüzme gözlüklerinin buğu önleme özelliğini kaybetmemesi için hiçbir şekilde camın iç yüzeyi baskı görmemelidir. Su veya temizleyici  sıvı, cam iç yüzeyine dokunulmadan  veya herhangi bir madde ile silinmeden, sadece gözlük cam çukuruna doldurulup temizlik için bir süre bekletilir ve sonra durulanarak kurumaya terkedilir. Böylece kaliteli bir gözlük, ayni zamanda antifog özelliği ile size uzun süre hizmet verir.

İyi yüzmeler…

YÜZME GÖZLÜKLERİNİN BUĞU ÖNLEME ÖZELLİĞİNİ NASIL KORUYABİLİRİZ? (28 Temmuz 2009)” hakkında 13 yorum

  1. eğer bu konik sivri dikencikler bir şekilde bozulursa ya da gözlüğünüzün bu özellipi yok ise iki çare de benden
    1. ya gözlğünün içine tükürecek ve parmağınızla bunu cama yayacaksınız ve sonra su ile çalkalayacaksınız ( hafifçe sadece tükrüğün gideceği kadar ) ya da bulabilyorsanız elma kabuğu ile ovacaksınız.
    2. bir de arabalarda buu önleyici ilaçlar var cama sürülen onlardan sürerek su ile çalkalanabilr.( ancak bunun göze zarar verip vermeyeceğini bir uzmana sorarup bu ilacı çyle kullanmak daha uygun olacaktır.)

  2. Çakmakla yakmaktan bahsedenler bile olmuş çeşitli forumlarda :S
    Yok silikon yağı varmış ve buğuyu o yaparmış, yok o çok zor çıkabilen bir kimyasalmış da ancak bulaşık deterjanlarıyla çıkartılıyormuş, kaynak suda sert süngerle yıkanılınca vs vs vs… Fena halde bilgi kirliliği var bu konuda internette. Sonuç itibariyle özel buğu önleyici kaygan sıvıyı fakrika yağı sanan yarım akıllılar yaşıyor memlekette, birkaç milyon adet… Çoğu da forumlarda denizanası gibi, sözde bilirkişi ayaklarında… Su sporları mağazalarında bu tür buğu engelleyici ve GÖZE ZARARSIZ özel cilaların olduğu kanısındayım. Muhakkak böyle bir icat yapılmış, üretilmiş olmak zorundadır :S
    Oto camları anti-buğu cilaları elbette iş görecektir ama o mesafeden kornea ve hatta retinaya dek ulaşan zararlı etkide bulunabileceği ihtimali çok ürkütücüdür. Denememekte fayda vardır kanımca… :S

  3. Ben gözlüğün içinde çok az miktarda su bırakıyorum. Buğu yaptığı zaman başımı hafif sallıyorum ve gözlük içindeki su buğuyu temizliyor.

  4. Kuşkusuz iyi bir yöntem öneriyorsunuz. Ancak yüzerken o çok az miktardaki su, bazı yüzme stillerinde gözünüzü yakabilir. Kurbağalama yüzerken sorun olmaz sanırım. Yorum gönderdiğiniz için teşekkür ederim.

  5. Buğu gözlük içindeki sıcaklık ile dışarıdaki sıcaklık farkından oluşur. Bu sıcaklık farkını eşitliyebilirsek sorun ortadan kalkar.ayrıca derimizdeki gözeneklerden de hava alısverısı olur.gözenekleri de kapatırsak ve mümkün oldugunca gözlük içindeki havayı soguk tutabilirsek veya sıcak havanın cama yapısmasını onlersek bugulanmaya cozum bulmus oluruz.

  6. hocam öncelikle çakmakla iç kısmını hafifçe yakıyoruz
    sonra bulaşık deterjanıyla (pril vb pamukla içini kesinlikle çizmeyecek şekilde yarım saat güzelce yıkıyoruz ve duruluyoruz)
    ve bir gece tatlı suda bırakıyoruz.

    ertesi gün denize girdiğimizde içine güzelce tükürüyoruz (bu aşamada da pril önerenler var ama ben sevmiyorum koku yapıyor) ve 2-3 damla suyla sıvıyoruz iç kısmı.
    gözlüğü takmadan önce bedenimiz ve gözlük arasında ısı farkını ortadan kaldırmak için yüzümüzü 15-20 saniye suda tutuyoruz (yüzünüz ferahlayana hatta biraz üşüyene kadar)

    ardından gözlüğü çok sıkmayacak şekilde takıyoruz (çok yapılan bir yanlış su almasın diye gözlüğü ya da maskeyi çok sıkmaktır. o zaman da içine su alır)

    bundan sonra buğu vb. olmaz. yıllardır bu şekilde takarım herhangi bir problem yaşamadım

  7. İnternette gördüğüm çakmak ile yakma olayını denedin sonuç süper ilk defa sudan çıkmadan tek seferde birbuçuk saat kaldım. Öncesinde her üç dakikada bir silmek zorunda kalıyordum sinirlerim zıplıyordu o kadar para verdim ve denizde saatlerce yüzmenin tadını çıkardım hemde üç sefer en azı kırkbeş dakikaydı o keyfi anlatamam çok güzeldi. Önce çakmakla silikonlara zarar vermeden gözlük içini ısıttım sonra denize girerken tükürdüm cam kısmına iyice yaydım sonra yüz sıcaklığımı deniz ısısıyla aynı dereceye getirmek için kafamı suya soktum sonra gözlüğü denize soktum çıkardım ve takıp yüzmeye başladım saatlerce hiç çıkmadım ama tek sıkıntı dalıp çıktıkça gözlük baskıdan yüzüme oturmuş lastiklerin izi çıktı. Yarım saat yüzümde izle gezdim

  8. Merhaba hocam ben attırıyorum içine buğu filan kalmıyor. Biraz beyaz gözüküyor ama olsun buğu yapmıyor hiç değilse.

  9. Tebrik ederim. Neticede çaresiz değiliz, hepimiz kendi kalite ve çapımızda çözüm bulabiliyoruz. Önemli olan bu dünyada hoş bir seda bırakmak; hertürlü mahlükata börtü böceğe yetecek kadar oksijen var. İyi Günler..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir