Anılarda Kaldığı Kadar: YENİMAHALLE KÜLTÜR VE SANAT DERNEĞİ

1973 veya 1974 yılıydı, Yenimahalle’deki bir dernek oluşumunda yeralmıştık mahalleli arkadaşlarla. İsmini doğru yazıyorumdur umarım: Yenimahalle Kültür ve Sanat Derneği. Adından da anlaşıldığı gibi amaç Yenimahalle’ye kültür ve sanat olarak yapabileceğimiz katkıları hayata geçirmekti. Kurucu ve aktif üye olarak samimi arkadaşlarımdan Şahin Fercan, Ali Vardar, Cihangir Biçer ve Zafer Gürleyik vardı. Dernek Başkanı bankacı olarak hatırladığım, güzel konuşan ve oldukça yakışıklı bir beydi ve ne yazık ki şu anda ismi hususnda bende bir kayıt yok!

Dernek toplantılarını 6.Durak civarında Akın Caddesi üzerinde olarak hatırladığım, Yenimahalle Kütüphanesi’nde yapardık ve muhtemelen Kütüphane Memuru Özcan Bey de üyemiz idi. Yasal olarak kuruluşunu tamamlamış olmalıyız ki, dernek binası olarak bir devlet kütüphanesi ifade edilebiliyordu herhalde.

O sıralarda Akın Caddesi’ndeki bir apartmanın bodrum katındaki bekar daireme taşınmıştım ve 1972 mezunu genç bir mühendis olarak Petkim genel müdürlüğünde çalışıyordum. Bu nedenle muhtemelen dernek toplantılarını akşamları yapıyorduk.

Yenimahalle Kültür ve Sanat Derneğimizin ilk etkinliği olarak bir şiir yarışması düzenlemeye karar vermiştik. Koşullarını belirleyip başta Mustafa Kemal Lisesi olmak üzere tüm okullara bilgi verdiğimizi ve ayrıca insanların görebilecekleri yerlere duyurular astığımızı düşünüyorum. Şiir Yarışması’na katılım herkese açık olacaktı ve sanırım belli bir konu belirlememiştik. Yarışma Seyran Sineması gibi büyük bir salonda yapıldı ve oldukça fazla seyirci katılmıştı. Şiirleri yazanlar kendileri okudular ve birinciyi de seyirciler belirlemişti. Yarışmaya verilen arada üyemiz Zafer Gürleyik klasik gitarıyla şarkılar söylemişti olarak hatırlıyorum. Bütün bu yazdıklarımla ilgili hiçbir fotoğraf ve herhangi bir kayıt yok elimde. Sadece birinci olan şiiri not etmişim, onu da yazımın sonunda veriyorum.

Yenimahalle Seyran Sineması

Derneğimizin ikinci faaliyeti olarak bir tiyatro oyunu sahneleme kararı aldık ve bizim dışımızda birkaç Yenimahalleli de davet edildi. Sanırım başröldeki arkadaş da onlardan biriydi ve hatırladığım kadar ismi Aptullah’tı. Bize yardımcı olması için samimi arkadaşım Levent Kırca’yı davet etmiştim. Apdullah sonradan Levent Kırca’nın ekibine katılmıştı olarak hatırlıyorum. Hatta daha sonra Levent’ten de ayrılarak kendi özel tiyatrosunu kurdu diye bir şeyler kalmış!

Levent Kırca bize büyük bir zevkle yardımcı oldu. Zira Türkiye’de herkesin bildiği gibi son derece sevecen ve özverili bir insan olmaktan başka kendisi de bir Yenimahalleli idi. Benim tanıştığım lise çağlarında ailesi ile 6.Durak’daki caminin yanındaki evde oturuyorlardı. Zaten onunla arkadaşlığım yaşadığımız sokakların yakın olmasındandı ve görüşmelerimiz evlenip çoluk çocuğa karışıncaya kadar da devam etmişti. Sonra ben İzmir’e ve Levent de İstanbul’a göçünce, doğal olarak ayrı düştük. Levent’le pek çok güzel anım var ve umuyorum ki onları yakında yazacağım.

Tekrar Derneğimiz tiyatro çalışmalarına dönersem, Levent önce aramızdaki gizli yetenekleri keşfetmek üzere hepimizi teker teker rol kesme sınavına tabi tuttu. Eserdeki tipleri bizlere paylaştırdı. Bana oyunda değil de, idare kısmında görev yapmamı önermişti!

Tiyatro çalışmaları sonunda duyurduğumuz tarihte oyunu sahneledik. Ne yazık ki herhangi bir fotoğraf veya bir yazı yok, hatta eserin adı bile yok hafızamda!

Tıpkı şiir yarışmasında olduğu gibi gene güzel bir katılım olduğunu hatırlıyorum. Levent’in fikri olarak bir uygulama yapıldı: Oyunda rol alan, başröldeki dahil, tüm oyuncular gelen izleyicileri kapıda karşılayacak ve yerlerine oturuncaya kadar refakat edececeklerdi. Sonra gong çalınca da seyircilerin arasından çıkıp oyuna dahil olacaklardı. Bu orjinal bir uygulamaydı ve oldukça ilgi çekmişti. Oyun da başarılı oldu ve sonradan turneye çıkıldı olarak hatırlıyorum.

Yenimahalle Kültür ve Sanat Derneği hakkında hatırladıklarım ne yazık ki bu kadar. Sonrasında ben mi dernekten koptum, dernek mi kapandı hatırlamıyorum. Gördüğünüz gibi bu nasıl benim anım oluyorsa, hatırlamadıklarım hatırladıklarımdan çok!

Şiir Yarışması Birincisi:

DENKSİZ DÜZEN

Biter sanırım insanları huzursuz kılan kavgaların günün birinde

Ve kalır sanırım isyansız huzurları kupkuru, ellerinde

Bir varoluş çabası, belki biraz acı, dönüşsüz yaşamın ötesinde

Varmışız… yokmuşuz… Bir masal, çocukların, bir kaşık çorba

Belki o denli lezzetli bile değil dillerinde.

.

Belki biraz eski, aşınmış, yuvarlanmış, ufalanmış… Ama neden?

Susmak gibi bir haykırışsa bu, nasıl ses gelmiyor içinden

Hamuru bozuk, mayası ekşi, varsa şekil hangi biçimden?

Özgür olan ne? Doğuştan tutsak, giysileri yok mu üstünde?

Gül niçin daha sevimli görünür ki dikeninden?

.

Tutar, uzanır, bırakmaz.. Sayılar öldürü insanı

Renk, tat, koku.. Yığıntılı olumsuzluklar sarar dört bir yanı

Bir tevekkül; ekmeklerce aç, çocuklarca yoksul bir dev inanı

Bilincine gücü yetmez, bir çaba –tükenik- güçsüz mutluluklarca

Öldüğünü bilmeden içinde öldürmeye kalkar zamanı…

.

Büyüyen gözbebeklerinde korkunçlaşan bir çığ gibi akan ne?

Bu yağmur taneciklerinde üşüyen yapraklar mı sararmış kendi kendine

Aklı ermiş mi dönüşsüz duran evrenin yuvarlak düzenine

Dört zaman içinde dört iklime nasıl bağlamış inançlarını

Ve.. dalmış çözümsüz sorunlarla alemin sonsuz felsefesine

.

Yığınlarla tutsaklık zincirine vurulmuş zamanın

            Yarınlara sığınacak huzuru yok

Yaşamı gücünce değil kader çizgisine dönük; inançlarınca mutludur ki kusur yok

Milyonları süründürür bu denksiz düzen keyfince yaşayan birkaç binin karnı tok

Yokluklara bağlamış çaresizliği ölümlerce mutlu

            Aç midenin isyanıdır sokakları dolduran

Daha meydanlar kanına açlar çok.

2 thoughts on “Anılarda Kaldığı Kadar: YENİMAHALLE KÜLTÜR VE SANAT DERNEĞİ

  1. Mükemmel anılar bir sis bulutunun ardından olsa da… Ne güzel girişimler Yenimahalle’miz adına. Emeklerinize sağlık

  2. Bende kalanları dicital ortama yazmış oldum. Başka bilgileri olan henüz ulaşamadığım bir okuyan katkılarını esirgemez diye umuyorum.
    Size de anılarımın sis bulutlarının ardından bu anıyı olabildiği kadarıyla ortaya çıkarmamı cesaretlendirdiğiniz için çok teşekkür ederim.
    Selam ve sevgilerimle hoşçakalın..

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *