DUMANLIDAĞ (ZİRVE) ETKİNLİĞİ (4 May 2025)

Bugün çok güneşli hafif esintili, yani yürüyüş için çok uygun bir havada, çok güzel bir bahar atmosferinde Dumanlıdağ’da dağ yürüyüşü yaptık. Grup 766 metrede tırmanışa son verip mola yaparken 4 arkadaşımızı zirveye uğurladık. Grup toplamda 9.29 km ve zirveciler 11.76 km yolalmışız.

Dumanlıdağ zirve etkinliği ile ilgili olarak etkinlik ertesinde sosyal medya grubumuzda paylaştığım 3 yazımı aşağıdaki fotoğraf albümünden sonra verdim. Önce bu güzel etkinlikte çektiğim fotoğraflardan ve arkadaşlarımın medyada paylaşılan fotoğraflarından seçtiklerimle hazırladığım albümü aşağıdaki linkten görebilirsiniz.Not: Aşağıdaki fotoğrafları herhangi birine tıklayıp, açılan penceredeki veya klavyeniz üzerindeki ok işaretleri yönünde izleyebilirsiniz.

 

DUMANLIDAĞ’DA BİR DAĞCI

Dünkü Villakent Komşuluk Doğa Grubu dağ yürüyüşümüze damga vuran iki olaydan biri 4 arkadaşımızın zirveye devam ederek 1000 küsür metrelere tırmanmasıydı. Gerçi o timin rehberi Ümit Yılmaz iyi bir dağcı ve de dağ maratoncusu olduğu için onu saymazsak 3 Villakent Komşuluk Grubu arkadaşımız sezon tırmanma rekorunu ‘egale etti’ diyebilirim. Zira zaten peloton 760 küsür metrelere çıkarak sezonun en yüksek rekorunda mola vermişti. Bu konuya sonra gene dönerim ama esas yazmak istediğim düne damga vuran ikinci olaydan bahsetmek istiyorum. Bu konuyu hattızâtında zaten şu ana kadar arkadaşlarım da grupta vurguladılar;  grup arkadaşımız komşumuz Ümit Yılmaz’ın yürüyüşün sonundaki gruba su dağıtması.

Etkinliğinin son kısmındaki düz yolda hızlanarak ve hatta koşarak etkinliği bitirip otomobiliyle köydeki bakkaldan temin ettiği suları henüz daha yürüyüşün son metrelerinde etkinliğe devam eden arkadaşlarımıza otomobiliyle dağıtmasıydı. Bu harika bir jest oldu zira hepimizin suyu bitmişti. Çeşmelerinin bolluğuyla ünlü Dumanlıdağ adeta kurumuştu. Rotamız üzerindeki çeşmelerde su yoktu. Dolayısıyla çeşmelere güvenerek çok fazla tedbirli olmadığımızdan sularımız tükenmişti. Ümit Yılmaz’ın ikram ettiği sular etkinliğin sonunu şampanya ile kutlamış gibi keyif verdi.

O sırada dönüş yolunda beraber yürüdüğünüz Fatih Gülmezoğlu‘na şöyle dedim: ‘Fatihciğim, bilirsin hemen herkeshayatında bir kez olsun bir şiir yazmıştır; ama şiir yazmak başka, şair olmak başka bir şeydir. Dağcılık da öyle. Herkes dağa gidebilir ama dağcı olmak başka bir şeydir. İşte bu tanıma uygun olarak Ümit Yılmaz bir dağcıdır. Dağcı sadece kendini düşünen değildir. Dağcı toplumu da düşünür, arkadaşlarını da düşünür, komşularını da düşünür.’

Bir ünlü diğer örnek de Nasuh Mahruki’dir. Biliyorsunuz dağ aramakurtarması için kurduğu Akut’la Türkiye’deki Deprem Felaketlerinlerinde(!) çok büyük katkılar vermiştir. “Benim ekibim sadece dağda arama kurtarması yapar” dememiş adeta ekibinin değerini artıracak şekilde Türkiye çapında her acı olaya ekibiyle koşmuştur. İşte onu dağcı yapan da bu yapısıdır. Sonradan olanları ise şimdi burada yazmayayım, zira konumuz siyaset değil.

GÖKSEL HANIM

Arkadaşlar
Bugün bir parantez açıp Göksel Hanım’dan bahsetmek gerekiyor. Kendisi Pazar günkü Dumanlıdağ etkinliğinde zirve ekibinde yer aldı. Zirvede bu fotoğrafları çekerek durumu tesbit eden Arkadaşımız Fatih Gülmezoğlu’na teşekkür ederiz. Bunlar çok değerli zirve anıları olarak kalacak. Başka bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Gördüğünüz gibi Göksel Hanım zirveye kadar baton kullanmadan gelmiş. Göksel Arkadaşımızı tekrar tebrik ederiz. Ayrıca dağ ayakkabısını da giymemiş. Doğal olarak devamında bu donanımla inişi gerçekleştirdi. Bu durum önemli riskler taşımaktadır ve bu şekilde devam ettiğinde dizlerine zarar verebilir. Biz arkadaşımızın uzun yıllar sağlıklı bir doğa sporları hayatı yaşamasını isteriz.
Tekrar zirve fotoğrafına dönersek, gördüğünüz gibi deneyimli dağcı arkadaşımız Ümit Yılmaz’da çift baton var. Bu etkinlik için en doğrusu böyle olması. Dumanlıdağ’a bu en dik rotadan çıkan bilir, gerçekten çıkması da inmesi de zordur. Az kullanılan bir rotadır. Naçizane iki defa buradan çıktım, birinde sadece tırmanmış ve inişi Çukurköy tarafından yapmıştık.
Göksel Hanım’ın bunu batonsuz olarak yalın bir spor ayakkabı ile başarmasının zorluğunu en iyi bu çıkışı yapanlar bilir. Böyle bir aktivite güç ve dayanıklı bir beden yapısı gerektirir. Bunlar arkadaşımızda var. Ancak bunun kıymetini bilip doğa sporunu risksiz olarak yapmak gerekir. Bu bilinen hususu bir kere daha ifade etmek istedim.
Görüşmek üzere..

İLKNUR VE FEZA HANIMLAR

Arkadaşlar

Bir önceki yazımda Göksel Arkadaşımızın Dumanlıdağ zirve etkinliğindeki mükemmel performansını anlatmıştım. İlaveten diğer arkadaşların da sezon rekoru tırmanışlarını söylemiştim. Bütün katılımcıların sportif performansları artarken özellikle 2 arkadaşımızı ayrıca kutlamak istiyorum. İlki İlknur Hanım, İlknur Hoca diye hitabetmemizi söylemişti.

İlknur Hoca, bildiğimiz kadarıyla dağcılık ile uzaktan yakından bir ilgisi yokken, doğa yürüyüşlerine hevesle başladı. Naçizane önerilerimi dikkate alarak dağcı botu ve batonlar edindi. Uygun kıyafet ve çanta ile yılmadan yürüyüşlere katıldı. Neticede performansını da yükselterek enerjisi, neşesi ve ikramlarıyla iyi bir doğa yürüyüşçüsü oldu. İlknur Hoca’yı tekrar kutluyorum.

Kendisinden özellikle bahsedeceğim diğer arkadaşımız Feza Hanım. “Allah biliyor ya” gruba ilk katıldığında grubumuzun zaten yüksek olmayan hızı hepten düşecek diye düşünmüştüm! Doğa sporları geçmişine karşın zorlanıyordu. Ancak kısa zamanda performansını arttırdı. Dumanlıdağ’da da iyiydi ve ertesi sabah şehir ortamında tesadüfen karşılaştığımızda bir gün önce zorlu bir etkinlik yapmamış gibiydi. Artık grubumuzun çekirdek kadrosunun seçkin bir elemanı olarak birlikte etkinlikler yapıyoruz.

Arkadaşlar, yeri gelmişken bir hususa değinmek istiyorum. Bir arkadaşım birgün bana dedi ki: Sen ne cesaretle hayatında dağa çıkmamış insanları da doğada yürütüyorsun? “Allahmuafaza” başlarına birşey gelse naapcan? Şu mealde cevap verdim: Öncelikle kendime güveniyorum, insanları performanslarının üzerinde zorlamıyorum. Sonra her fırsatta doğada yürüme bilgilerimi paylaşıyorum ve uygun donanımlı olmalarını özendiriyorum. Bir dağcılık klübü olmadığımızı hatırlatıp, kimseyle yarışmadığımızı, kimseye bir şeyler kanıtlamak kaygısı olmadan komşularımızla doğada aktivite yapmak istediğimizi ifade ediyorum. Diğer taraftan aramızda ötedenberi doğa sporları yapan enerjik ve özverili komşularımız var; her zaman gruba güç ve güven veriyorlar. Onların varlıkları grubumuzun sürekliliğinin bir güvencesidir.

Keza bizim düzeyimizi yeterli bulmayan komşularımız zaman içinde gruptan ayrılmışlardır. Haklılar, İzmir’de çeşitli semtlerde kurumlaşmış veya kurumlaşmamış 30-40 kadar dağcılık yapan organizasyonlar var. Bizim grubumuz kondisyonu farklı komşularımızdan oluşuyor, ancak sosyallik ve medenilik olarak düzeyimiz çok yüksektir.

Görüşmek üzere..

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *